İnternetin Geleceği ve Yeni Stratejiler Nasıl Olacak?

Son elli yılda internet hayatımızı baştan sona değiştirdi. Nasıl savaştığımızdan birbirimizi nasıl güldürdüğümüze kadar her şey çok kısa bir sürede değişti. Peki gelecek elli yılda dijital dünyamız nasıl görünecek? Şu anda tüm dünyanın karşı karşıya olduğu gizlilik ve veri çalıntısı sorunlarını nasıl çözeceğiz? İnternetin geleceğiyle ilgili bazı tahminleri sizin için derledik.

Gittikçe Büyüyen Bir VR Dünyası

VR teknolojisi vücudumuz ve beynimiz için kullanılabilir hale geldiğinde insanın varlığı ve bunu nasıl tanımladığı değişebilir. Üstelik bunun için elli yıl gitmeye gerek yok. Yirmi beş sene içinde internetin geleceğinin VR dünyasında bu noktaya gelebileceği öngörülüyor. İnternetin geleceğinde arama motorları olmadığını söyleyebiliriz. Üstelik bugün kullandığımız internet de arkeolojik çöpten başka bir şey olmayacak. Dijital dünya ve fiziksel dünya ayrılmak yerine birbirine entegre olacak. İnternet geleceği üzerine konuşan uzmanlar klavye, fare ve ekranların kısa sürede tarihe karışacağını söylüyor. Tıpkı şu an elektriği daima etrafımızda olan ve olması gereken günlük bir kavram olarak görüyorsak internet de tıpkı elektrik gibi hayatımıza işleyecek.

Uzmanlar internetin ekranlardan çıkıp sürekli gözümüzün önünde olacağını söylüyor. İnternetin geleceği gerçek hayatla dijital hayatı birbirinden ayırt edemeyeceğimizi gösteriyor. Hatta uzmanlar interneti kullanmak için ekstra cihazlar kullanmayacağımızı, bunların önden zihnimize entegre edileceğini söylüyor.

Yeni İletişim Yöntemleri

Dijital çağ sayesinde dünyamız oldukça küçüldü. Artık kilometrelere değil internet bağlantımızın çubuklarını sayıyoruz. Yine de uzmanlar hala geliştiğimiz konusunda hemfikir. Yakın gelecekte tıpkı Siri ve Alexa’da olduğu gibi mesajların yerini tekrar sesli iletişimin alacağı düşünülüyor. Artık arama yapmak yerine sadece soru soracağız, tıpkı günlük bir konuşma gerçekleştirir gibi.

Sesli iletişim çağına geçişle beraber cihazlar da o yöne doğru adapte olacak. İnternetin geleceği görülebilir cihazların elinde olmayacak. Teknoloji firmaları yeni stratejileri olarak kulaklık/airpod gibi cihazları geride bırakıp görünmez implantlara yönelecekler. Bu implantların etraftaki sesi kesmek, tek bir sesi yükseltmek gibi farklı özellikleri olacağı düşünülüyor. Ayrıca bu implantlar sayesinde dil bariyerlerinin de ortadan kalkması planlanıyor.

Gizliliğin Sonu

İnternetin geleceği gizlilik konusunda size hiçbir söz vermiyor. Online alışveriş sitelerinden aldığınız her yün kazakla milyar dolarlık şirketlere kendinizle ilgili daha fazla bilgi veriyorsunuz. Yün kazak sevmeniz bir yana onlara kredi kartı, adres, telefon numarası ve daha birçok kişisel ve finansal bilgi veriyorsunuz. Bazı hizmetlerden yararlanmak için yapılan bu fedakarlık zamanla büyüyerek artacak. Yeni teknolojiler ne istediğimizi bilmek konusunda gitgide daha da becerikli hale gelecekler. Şirketlerin pazarlama departmanları da yeni stratejiler üstüne yoğunlaşacak elbette. Reklamlar artık daha küçük ama kişiye özel olacak.

Sağlık Verilerinde Devrim

Biyolojik veri devriminin ilk adımları şu an giyilebilir teknoloji ile atılıyor. Kolumuzdaki saatler, koşu tişörtleri, elektronik bileklikler sağlığımız hakkında sürekli bilgi topluyor. Uzmanlara göre bu çok iyi bir şey de olabilir. Bu kadar büyük ve ayrıntılı bir veri kümesi sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesinde büyük bir rol oynayabilir.

Elbette büyük çaplı verilerle ilgili en büyük sorun sağlık bilgilerimizi de es geçmiyor. Bu veriler kimin elinde olacak ve nasıl kullanılacak? Toplumsal anlamda bu veriler hem genel halk sağlığı hem de hastalıklar özelinde çok daha doğru bir görüşümüz olmasını sağlayacak. Ancak bireysel anlamda bu verilerin kullanımı çok zararlı sonuçlara yol açabilir. 

Artan Kötümserlik

İnternetin geleceği konusunda büyük kuşkuları ve korkuları olan insanlar var, çok da haksız sayılmazlar. Herkesin istediği o iyimser, toz pembe, internetin insanları birleştirmek için kullanıldığı temiz dünya ne yazık ki pek de gerçekleşecek gibi durmuyor. Uzmanlar şu an teknoloji sahasında çok büyük sorunlar olduğunu ve dibe vurmadan önce bu sorunların çözülmesi gerektiğini söylüyor. Eğer teknolojinin devletler tarafından kullanımına bir denetleme getirilmezse 1984 geçmişimiz değil geleceğimiz olabilir.