Finans Alanında Blockchain Kullanımı

Blockchain (blok zinciri) 2009 yılında Kripto para ile ortaya çıkan bir teknoloji, ancak finans alanında 2014 yılının ilk aylarından itibaren kullanılmaya başlandı.

Bugün, mevcut ekonomik modelleri değiştirme gücüyle radikal bir değişim olduğunu ispatlayan Blockchain, finans sektöründe, enerji piyasalarında, tedarik zinciri süreçlerinde, fikri haklar yönetiminde, kamuda ve bunun gibi birçok alanda verimlilik artışı sağlıyor. Blockchain teknolojisinin en büyük avantajı da tam otomatik, şeffaf, güvenli ve minimum aracı altyapısına ihtiyaç duymasından kaynaklanıyor.

Blockhain Teknolojisinin Özellikleri

Blockchain teknolojisi internet üzerinden herkesin erişebildiği ve tüm kayıtları görebildiği güvenli bir sistem sunuyor, bu yüzden klasik doküman saklama yapısı tamamen değişiyor. Herkese açık bir sistem olması, Blockchain’in güvenliği konusunda bazı endişeleri de beraberinde getiriyor.

Blockchain; bir işlemin veya veri doğrulama amacıyla gerçekleştirilen herhangi bir başka sürecin tüm kopyalarının ağdaki herkes tarafından muhafaza edildiği dağıtık veri tabanları oluşturuyor. Sistemde ağ üzerindeki katılımcıların herhangi bir bilgiyi değiştirmesi mümkün değil. Kopyalardan biri, diğer kopyalarla karşılaştırılırsa, yapılan her türlü değişikliği tespit etmek mümkün.

Blockchain terimi ilk kez, Satoshi Nakamoto takma isimli kişi veya kişilerin Ekim 2008’de yayınladığı “Bitcoin: Eşten Eşe Elektronik Ödeme Sistemi” makalesiyle ortaya çıktı. Bu makalede Nakamoto, Bitcoin’in yeni ve uluslararası bir para birimini temsil eden dijital bir koin olduğunu ve Blockchain’in de dijital imzaya sahip bir zincir olduğunu tanımladı.

Bugün gelinen noktada, Blockchain sadece Bitcoin ve benzeri kripto para birimlerinin işlem gördüğü bir platform olarak değil, sosyal ve ekonomik sistemlerin temelini dönüştürme potansiyeli olan sarsıcı bir teknoloji olarak kabul görüyor.

Blockchain teknolojisi, limitli veya limitli belirlenmemiş sayıdaki eşten eşe (P2P) çalışan bir ağdaki birçok katılımcının yeni işlemleri girişi, yeni işlem bloklarının onaylanması ve onaylanan işlem bloklarının zincire eklemesi şeklinde çalışıyor.

Blockchain teknolojisinde, değer içeren her türlü verinin saklandığı yapılara Blok (Block) deniyor. Yeni tamamlanmış bloklar bir zincire art arda ekleniyor ve böylece Blockchain meydana geliyor.

Blockchain’in ve Kripto Paraların Finans Sektöründe Kullanımı ve Etkisi

Blockchain’in finans sektöründeki somut uygulama örnekleri için Bitcoin, Ethereum, Hyperledger, Ripple ve Everledger sayılabilir. Bunlar dışında e-ticaret ve kimlik paylaşımı alanlarındaki finansal süreçlerde Blockchain teknolojisinden yararlanılıyor.

2015 yılından itibaren, dünya çapında büyük kuruluşlar ve bankalar Blockchain teknolojisi kullanmaya başladı.

Danışmanlık şirketi Accenture’un bir araştırmasına göre, farklı sektörlerde çalışan üst düzey yöneticilerin yarısından fazlası Blockchain teknolojilerinin yakın gelecekte finansal kuruluşların başarısında önemli rolü olacağını öngörüyor. Ayrıca, 2022 yılına kadar dünya bankacılık sektörünün Blockchain kullanarak 20 milyar dolar kâr edebileceğini öngörülüyor. (Accenture Technology Vision 2018)

BM şirketinin yaptığı son araştırmaya göre, dünyadaki bankaların %91’i Blockchain teknolojisine yatırım yapıyor.

Günümüzde, Bitcoin ve Ethereum gibi halka açık Blockchain sistemlerinin yanı sıra Hyperledger gibi özel Blockchain çözümleri de bulunuyor. Kapalı sistemlerle, kurumsal firmalar güncel finansal çözümler yerine, kendi sistemlerini kurup iç transfer süreçlerini, verilerinin aktarılmasını çok daha hızlı ve güvenli bir şekilde gerçekleştiriyor.

Blockchain teknoloji ile ihracat ve ithalat firmalarının, akıllı sözleşmelerle klasik finansal araçlara gerek kalmadan ödeme ve lojistik gibi süreçleri otonom bir şekilde gerçekleştirmesi, böylece küresel finans sistemi ve bürokrasiye takılmadan aracısız ve şeffaf bir şekilde işlemlerini yapması bekleniyor. Bu sayede ticaret hacimleri büyüyüp ürünler daha hızlı gönderilirken, ödemelerin kripto para ile yapılmasıyla bankaların transfer işlem hacimlerinde büyük bir düşüş yaşanacak.

Zenna Danışmanlık yayınladığı bir araştırmada bankacılık işlemlerinin %75’inin dijital, %14’ünün ATM, %9’unun şube ve %2’sinin çağrı merkezinden yapıldığını açıkladı. Ayrıca Türkiye’deki bankacılık sektörü 1 TL kazanabilmek için neredeyse 1 TL’nin yarısı kadar maliyete katlanıyor.

Blockchain ve akıllı sözleşme gibi çözümlerle, veri doğrulama, belge onaylama gibi işlemler çok daha hızlı ve otonom bir şekilde yapılacak. Bu dijitalleşme ile yüksek maliyeti olan fiziki şube ve emek gücüne ihtiyaç azalacak. Yakın gelecekte en çok uğradığımız yerler arasında yer alan ATM’lere bile gitmemize gerek kalmayacağını söyleyebiliriz. Böylece bankaların maliyetlerinin büyük oranda azalmasıyla kârlılık oranları artacak.

Türkiye’de yurt içi para transferi EFT (Elektronik Fon Transferi) için 4-5 TL arasında bir ücret alınıyor ve işlemler mesai saatler içerisinde 15 ile 20 dakika arasında tamamlanıyor.

Yurt dışı para transferlerinde ise SWIFT (Society for Worldwide Interbank Financial Telecommunication) ücretleri, paranın miktarına ve bankalara göre değişiyor en düşük transfer ücreti için 45 dolar talep ediliyor ve işlem süresi ortalama 3 gün sürüyor.

En hızlı ve en düşük ücret alan kripto para birimi Ripple’da ise işlem saniyeler içerisinde
gerçekleşiyor ve karşılığında sadece 3 kuruş ödeme alınıyor. Yani milyonlarca ya da milyarlarca doları 0.05$ karşılığında ve 3 saniyede dünyadaki herhangi bir noktaya transfer edebilirsiniz.

Bitcoin’de para transfer işleminin gerçekleşme süresi, yoğunluğa ve transfer ücretine bağlı olarak 1 ile 24 saat arasında değişkenlik gösteriyor. Ethereum ve Ethereum tabanlı tokenlar’da ise dakikalar içerisinde ve ortalama 0.1$ karşılığında para gönderme işlemi tamamlanıyor.

Birçok şirket bu avantajların farkında olduğu için Blockchain teknolojisine büyük oranda yatırım yapıyor ve çeşitli patentler almaya çalışıyor. IBM’in 143, nChain’in 112, Walmart ve Intel’in 54, Alibaba’nın 49, Mastercard’ın 48 ve Bank of America’nın 46 patent başvurusu var. Coinplug’un 26, Bank of America’nın 16, IBM’in 15, Mastercard’ın 8 patent başvurusu kabul edildi. Visa, Mastercard, Nasdaq, American Express gibi finans sektörü liderleri de patent başvurusunda bulunan firmalar arasında yer alıyor. Dünyadaki merkez bankaları da 2016 yılından bu yana Blockchain üzerinde çalışıyor ve denemeler yapıyor. Şu ana kadar en ez 44 merkez bankasının bu alanda çalışmalar yaptığını söyleyebiliriz.

ABD’nin en büyük bankalarından biri olan JP Morgan Chase, müşterilerinin transferlerin anında gerçekleşmesi için “JPM Coin” adlı dijital para birimi geliştirdi. JPM Coin, Blockchain teknolojisini kullanan ve değeri 1 dolara sabitlenmiş bir token.

Bankacılık sektörünün Modern Para Teorisi (kredi sistemi) ile para arzını yaklaşık 10 kat artırması birçok sektörde krize sebep olurken, kripto paralardaki sabit arz sistemi sayesinde enflasyon ve krizlerin oluşmasını engellenebileceği öngörülüyor.

Kripto para transferinin anonim olması, para transferlerinin kimlere gittiğinin bilinmemesi ve bu transferlerin engellenmesinin mümkün olmaması belki de kaygı oluşturan tek konu. Ancak, Europol Direktörü Rob Wainwright tarafından yapılan değerlendirmede her yıl Avrupa’da 113 milyar Euro’luk kara para aklama trafiği gerçekleşirken bunların sadece %3’ünü kripto paralar üzerinden yapılıyor.

Kripto paraların bir diğer dezavantajı ise aşırı volatiliteye sahip olması. Pazar hacminin dar olması ve birçok kripto para projesinin henüz toplam arz rakamına ulaşmaması buna sebep oluyor. Gündelik hayatta kullanımı ve pazar hacmi arttığında volatilitenin belli bir zaman sonra azalması bekleniyor. Kripto para kredi kartı Pundix veya sosyal medya üzerinde kitlesel fonlama yapmaya olanak sağlayan Steem gibi kripto para projeleri, kullanım alanlarının genişlemesine ve gündelik hayata uyuma birer örnek olabilir.

Bugün, Bitcoin ile birlikte diğer kripto para birimleri de hem bireysel hem de kurumsal olarak yatırım alıyor, CME, CBOE, Nastaq gibi borsalarda işlem görüyor. Ancak, değerlerdeki aşırı dalgalanmalar yatırımcılarda çekingenliğe sebep oluyor.

Blockchain, akıllı nesnelerle dijital ve otonom süreçlere geçişin başladığı e-ticaret, sosyal ağlar, finans, lojistik gibi sektörlerde aracıların devre dışı bırakılarak bürokratik engellerin daha hızlı geride bırakılmasını sağlayacak. Finans sektörünün Blockchain kullanmasıyla veriler daha güvenli saklanacak, işlemler hızlanacak, fiziki şubelere ve ATM’lere gereksinim olmayacak. Hem kurumlar ve hem de kullanıcılar için kârlılık artacak. Bununla birlikte, MoneyGram, Western Union, bankalar ve diğer finans şirketlerinin transfer işlemlerinin ücretlerinden elde ettikleri gelirlerin büyük oranda azalacak.

Enerji tüketimi konusunda ise şu an bankacılık sektörü daha verimli gözükse de mevcut bankacılık sisteminde Visa, Mastercard gibi çözümlerinin tükettiği enerji, yavaşlık ve güvenlik açıkları göz önüne alındığında sürekli gelişmekte olan Blockchain’in daha verimli olduğu söylenebilir. Bitcoin Lightning Network ve Ethereum PoS sisteminin geliştirilmesi ve yaygınlaşmasıyla birlikte ileride enerji tüketimi, hız ve güvenlik konusunda verimliliğin daha da artması öngörülüyor.

Günümüzde, WordPress.com, Overstock.com, Reddit, Virgin Galactic, Namecheap, CheapAir.com, Expedia.com, Newegg.com, Wikipedia, Steam’in aralarında olduğu yüzden fazla sitede kripto para ile ödeme imkânı sunuluyor.

Blockchain Finans Sektöründe Neleri Değiştiriyor?

Dijital Kimlikler: Blockchain teknolojisi kullanan dijital kimlikler ile müşterilerin kimlik bilgileri çok daha hızlı doğrulanıyor. Hem zaman kaybı önleniyor, hem de dolandırıcılık faaliyetlerine karşı daha güvenli bir ortam sağlanıyor.

Sınır Ötesi Transferler: Blockchain’den yararlanmayan günümüzün uluslararası para transferi teknolojileri, arada çok sayıda kurum olmasından dolayı hem çok maliyetli hem de çok yavaş. Blockchain teknolojisi ile sınır ötesi para transferlerinde maliyet düşerken hız yükseliyor.

Kredi Raporlama: Blockchain teknolojisinin kişilerin kredi puanlarının hesaplanmasında geleneksel yöntemlere göre çok daha verimli olduğu yapılan testlerle kanıtlandı.

Operasyonel Katkı: Değiştirilemez kayıt saklama özelliği ve akıllı sözleşmelerin kullanıldığı Blockchain teknolojisi, bankacılık sektörünün tamamında verimliliği artırıyor.

Blockchain ve Kişisel Veriler

Günümüzde Sia, Storj, Filecoin, Hydrogen gibi projeler, Blockchain sistemini kullanarak veri güvenliği konusunda çalışmalar yürütüyor. Kişisel verilerin çalınması, kişilerin banka hesaplarının ele geçirilmesi ve dolandırıcılık konusunda Blockchain sistemi, finans sektörüne parlak günler vaad ediyor.

Blockchain’de veri mahremiyeti, şeffaflık hem teknoloji hem de felsefe olarak en temel dayanaklar arasında yer alıyor. Kişisel verilere ek olarak, medikal veya finansal verilerin de Blockchain çözümleri ile daha güvenli ortama kavuşması bekleniyor.

Blockchain teknolojisi, hisse senedi, tahvil, bono alım satımı gibi işlemlerinin yapıldığı platformların daha güvenli, şeffaf ve hızlı olmasını sağlıyor. Örneğin Polymath gibi platformlar, işletmelerin tahvil, hisse senedi gibi menkul kıymetleri ihraç etmelerini sağlayan Blockchain tabanlı proje üzerinde çalışmaya başladı. Ayrıca KOBİ ve diğer işletmelere verilen teşvik ve hibeler, Blockchain sayesinde daha kolay ve şeffaf bir şekilde takip edilebilir.

Blockchain’in Kullanım Alanları

Aslında aşağıda sıralanmış tüm alanlarda Blockchain teknolojisi kullanılabilir.

1. Finansal Araçlar, Kayıtlar ve Modeller: Para Birimi, Finansal Enstrümanlar (Özel ve Devlet Sermayeli Hisse Senetleri, Bonolar, Tahviller), Finansal Araçlara Bağlı Oy Hakları, Emtialar, Harcama ve Ticaret Kayıtları, Türev Araçlar (Future Sözleşmeleri, Opsiyonlar, Swaplar, Forwardlar vb.), Kitlesel Fonlama, Mikrofinans ve Mikro Yardımlaşma,
Rehin- İpotek/Kredi Kayıtları, Hizmet-Servis Kayıtları.

2. Kamu İle İlgili Kayıtlar: Tapu ve Arsa-Arazi Kayıtları, Araç Kayıtları, İşletme Lisansları, İşletmelerin Faaliyet (Açılma-Kapanma) Kayıtları, Düzenleyici Kayıtlar, Mevzuatlar, Sağlık ve Güvenlik Denetimleri, İnşaat İzinleri, Silah Ruhsatları, Adli Tıp Kayıtları, Mahkeme Kayıtları, Oy Kanıtları, Kar Amacı Gütmeyen Kayıtlar, Suç Kayıtları, Pasaportlar, Doğum ve Ölüm Belgeleri, Oy Kullanma Belgeleri, Oylama ve Oylama Kayıtları.

3. Kişisel Kayıtlar: Kişisel GPS Kayıtları, Sözleşmeler, Kontratlar, Vakıflar, Emanetler, İmzalar.

4. Güvenlik Sistemleri: Ev/Apartman Kapı Kilitleri, Otel Odası Kapı Kilitleri, Araba/Kiralık Araç Kilitleri, Güvenlik Kasası Kilitleri, Bahis Kayıtları, Teslimatlar.

5. Yarı Kamusal Kayıtlar: Diplomalar, Sertifikalar, Unvanlar-Dereceler, Notlar, İnsan Kaynakları Kayıtları (Performans Çıktıları, Maaşlar vb.), Sağlık Kayıtları, Ticari Kayıtlar ve Teslimat Kayıtları, Muhasebe Kayıtları.

6. Soyut Varlıklar: Patentler, Telif Hakları, Rezervasyonlar, Oyun Lisanları, Yazılım Lisansları, Müzik/Film/Kitap Lisanları, Domain (Alan) Adları, Eser ve Yazarlık Kayıtları, Dijital Kimlikler.

7. Diğer: Veri Kayıtları (Sıcaklık, Skor vb.), Dökümanlar (Fotoğraf, Video, Ses) ve Sim Kartları.

Dünyada Blockchain

Rusya ve Çin, kripto paralara karşı yaptırımlar uygulayan ve olumsuz tavır sergileyen ülkeler arasında yer alıyor. Ancak, henüz net bir bakış açısı göstermeyen ülkeler çoğunlukta yer alıyor. Blockchain teknolojisinde ise Rusya, tarafsız kalmayı tercih eden tek ülke konumunda. Bununla birlikte, İngiltere, Fransa, Japonya, Singapur, Kanada, Çin, Hindistan, Avusturya, Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkeleri ve Türkiye Blockchain konusunda olumlu tavır sergiliyor. Bu ülkeler, Blockchain konusunda araştırma grupları ve kurumlar oluşturup çeşitli çalışmalar yürütüyor.

Türkiye’nin Blockchain’e Bakışı

Türkiye’nin ilk finansal Blockchain projesi Borsa İstanbul (BİST) tarafından Eylül 2018’de hayata geçirildi. Bu projenin duyurusunda, Borsa İstanbul, Takas İstanbul ve Merkezi Kayıt İstanbul’un elektronik başvuruya ait müşteri veri tabanında yer alan bilgiler senkronize hale getirildiği açıklandı. Know Your Customer (KYC) konsepti ile hazırlanan projede, belirtilen veri tabanına yeni müşteri bilgisi eklenmesi, mevcut bilgilerin değiştirilmesi ve doküman yönetimi Blockchain ağı üzerinden gerçekleştirileceği açıklandı. Böylece veri tabanına bilgi girişindeki olası hataların önüne geçilerek hızlı, güvenilir ve şeffaf bir platformun oluşması sağlanması amaçlandı.

Tübitak Bilgem (Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi) tarafından kurulan Blok Zincir Araştırma Laboratuvarı, Türkiye’de Blockchain çalışma ve uygulamalarında bir yol gösterici konumunda. Bu kurum, Ankara’da Birinci Blockchain Çalıştayını gerçekleştirdi. Etkinlikte, akademisyenler, yurt dışı konuklar ve devlet görevlileri Türkiye’nin Blockchain konusunda yapması gereken adımları tartıştı. Hazine Müsteşarlığı, TCMB, Takasbank gibi kurumlar tarafından konunun yakından takip edildiği ve desteklendiği açıklandı.

Kasım 2018’de gerçekleşen Sermaye Piyasası Kongresi’nde de “Blockchain: Şehir Efsanesi mi Uygulaması Var mı?” panelinde konu uzmanlarca ele alındı. Takas İstanbul’un BİGA ve Değer Transfer Sistemi (DTS) projeleri ilk kez duyuruldu. Altına dayalı bir dijital varlık platformu oluşturmayı amaçlayan BİGA, adını “bir gram altın karşılığı” ifadesinden alıyor. DTS projesinde ise Takasbank’ta bloke edilebilecek değerlerin tokenize edilmesi amaçlanıyor.

Türkiye’de Blockchain okur yazarlığını artırmak ve bu konuda çalışma yapmak isteyen kişileri bir araya getirmek amacıyla yine 2018 yılında Blockchain Türkiye Platformu, Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) önderliğinde hayata geçirildi.

Ayrıca, Bahçeşehir Üniversitesi’nde Türkiye’nin ilk Blockchain merkezi olan İstanbul Blockchain ve Yenilik Merkezi (BlockchainIST Center) kuruldu. Bu merkezin, Blockchain teknolojisi alanında üniversitelerde eğitim verilmesine ve teknoloji geliştirilmesine katkı sağlaması bekleniyor.

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) ve Deloitte Türkiye, 2018’de Türkiye Blockchain Araştırma Raporu isimli bir çalışma yayınladı. Çalışmada, Türkiye’de Blockchain uygulamalarının beş yıl içinde etkili olması beklendiği açıklandı.